20 Nisan 2009 Pazartesi

Kırık Vals




Kulağımda kırık bir valsi anlatmaya çalışan o şarkı, kelimeler benden geçerken şarkı eski filmlerin hala o bahçede siyah beyaz ağladığını, ağlayarak anlatır gibi... Eski filmleri o bahçede izlemeye can atan birine, kırık bir valse bu kadar özenmemelisin der gibi... Hatta her yazı yazılmamalı yazıldıysa da yazıcısından başkası okumamalı sözü senin daha yeni verdiğin bir söz değil miydi kendine? der gibi...Bir akitse bu benim ruhumla aramda şu an akde vefam kalmadı doğru. Hüsn-ü niyet ne kadar kurtarır ruhuma mahcubiyetimi bilemiyorum. İçimden gelene git demedim hiç ,içime gelmeyi bilene de...Ve sen şu an içimde dans ediyorsun dedim şarkıya...Hem merak etme anlamaz bu yazılanları filmlerin siyah beyaz ağladığı o bahçeye giden yolu bilmeyenler... Yolu tarif etmeyeceğime yolun sonunda gördüklerimden bahsediceğime göre dedim... Anlaştık bu gözü yaşlı şarkıyla, birbirimizin kavalyesi olmak için...

Ben onu söyledim , o beni söyledi...O bahçeyi yeniden bulduk... Hükmü geçmiş önceden okunması gereken bir mektup gibiydi beyaz perdede bulmak istediklerimiz... Vakit akşamdı, o bahçedeydim... Eteklerim bir gülün dikenine takıldı...Dikeni incitmemek için eteğimi yırttım...Vakit akşamdı...Karşımda bir beyaz perde, vazgeç izlemekten izlenilen ol... Göz bir tek kendini görmezmiş ya beyazıma dal görmeyeyim seni göstereyim bu bahçede der gibiydi... Yansıttıkları için o kadar renkliydim ki siyaz beyaz olamam sana dedim ...Vaktim akşamdı, vakti akşamdı biliyordum ama onun akşamı benim akşamım değildi... Valsim kırıldı bir lirik dans olduk bu şarkıyla; izletmekten yorulmuş beyaz bir patiskaya...Akşamıma gel dedim o bahçenin beyaz perdesine, izletme izle bu sefer dedim...Beyaz bir perde, yazın o tatlı meltemi , eteğimi yırtan diken, onun mahcup henüz açmamış gülü,ayaklarını yeniden yere basmayı hayal eden tersi dönük sandalyeler... İşte kırık bir valsin izleyenleri o bahçede.. Gülleri uyandırmadan, ılık melteme hoyrat davranmadan, şarkıyla tek beden ama hiç dokunmadan, anlattık her şeyi... Perdeye yansımadan bir film olduk... İkimiz de perdede olamazdık zira hem kırık bir valstik hem de siyah beyaz değildik...Vakit akşamdı... Bu sefer tüm mevcudat için aynı akşamdı...Perdede siyah beyaz bir film olamadık ama göz yaşlarımız siyah beyazdı o bahçede...Hala o bahçede, hep yek...




EsseLam




ferah-aver

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder